Her çocuğun gelişme hakkı ve sağlığı güvence altında olmalıdır.
11 Mayıs 2020

Ülkemizde her yıl 3-9 Eylül tarihleri ‘Halk Sağlığı Haftası’ olarak kutlanmaktadır. Bu haftanın amacı;
halk sağlığının ve koruyucu sağlık hizmetlerinin önemini vurgulamak ve yürütülen çalışmaları daha görünür
kılmaktır. 2019 yılında Halk Sağlığı Haftasının teması anne ve çocuk sağlığı olarak belirlenmiştir.

İnsana yapılan yatırımın geri dönüşü ile ilgili yapılan hesaplamalarda, en yüksek getirili yatırımın, erken
yıllarda çocuklara yapılan yatırım olduğu gösterilmiştir. Çocuk izlemi, birinci basamak çocuk sağlığı ve
hastalıkları hizmetlerinin temelini oluşturmaktadır. Tüm çocukların büyüme ve gelişmelerinin izlendiği,
sağlıklı olup olmadığının değerlendirildiği, aşı ve sağlık eğitimi gibi koruyucu hekimlik uygulamalarının
sunulduğu bir sağlık hizmetidir. Bu hizmetten yararlanmak her çocuğun en doğal hakkıdır. Sağlam çocuk
izleminde amaç; sağlıklılığı sürdürmek, bebek ve çocuk ölümlerini, hastalık, sakatlıkları azaltmak ve önlemektir.
Daha geniş anlamda, sağlığın geliştirilmesi ve desteklenmesini sağlamaktır. Ülkemizde doğan her çocuk aile
sağlığı birimlerince; doğumdan sonra ilk yıl içinde 9, 6 yaşına dek 17 defa ve bundan sonra da okul çağı boyunca
yılda bir kez izlenmektedir. Büyüme ve gelişmenin özellikle hızlı olduğu erken çocukluk (0-3 yaş) ve ergenlik
(10-19 yaş) gibi dönemlerde izlemlerin sıklığı ve içeriği farklılaşmaktadır. İzlem içerisinde çocukların yaş ve
özelliklerine uygun gelişimin değerlendirmesi ve desteklenmesi, taramalar, aşılama hizmetleri, beslenme gibi
çocuk sağlığı için yaşamsal konularda ailelere danışmanlık ve gelişim için önemli vitamin mineral destekleri
yer almaktadır. Aile hekimliği birimlerimizde her bebek ve çocuğun büyüme ve gelişmesi değerlendirilerek
yakından izlenmekte ve bir sorun olduğunda müdahale edilmektedir.

Halen ülkemizde doğan her bebekten alınan topuk kanı ile, zeka geriliğine ve ağır sekellere neden olabilecek
fenilketonüri, konjenital hipotiroidi, biyotinidaz eksikliği, kistik fibrozis hastalıkları taranmaktadır. İşitme kayıpları,
görme kusurları ile bazı göz hastalıkları ve kalça çıkıklığı açısından taranarak erken tanı ile tedavi edilebilmektedir.
Bu yenidoğan dönemi tarama programları ile her yıl 12 binden fazla çocuk, yaşama sağlıklı başlama ve hayatını sağlıklı
bireyler olarak sürdürebilme şansına sahip olmaktadır. Çocuklarımızın sağlığını geliştirmek için yeni tarama programlarının
geliştirilmesi için çalışmalarımız sürmektedir.

Bağışıklama çalışmaları hem toplum hem de çocuk sağlığı açısından son derece önemli çalışmalardır. Genişletilmiş
bağışıklama programı kapsamında gelişmiş ülkelerdekine benzer düzeyde hastalığa karşı çocuklarımızı koruyoruz.
Çocukluk çağında; Hepatit B, BCG (verem), DaBT-Hib (Beşli karma aşı; difteri, aselüler boğmaca, tetanoz, inaktif
polio, hemofilus influenza Tip B aşısı), KPA (konjuge pnömokok), KKK (kızamık, kızamıkçık, kabakulak),
OPA (çocuk felci), Td (erişkin tipi difteri tetanoz), Hepatit A, Suçiçeği aşılarını yapıyoruz. Bakanlığımız tarafından
tedariği yapılan ve uygulanan aşıların depolandığı, taşındığı ve uygulandığı her noktada soğuk zincir ve stoğu izlenmekte,
hangi aşının hangi çocuğa uygulandığı takip edilmektedir. Ayrıca yerli aşımızı üretmeye başlıyoruz.

Bebeklerimizin optimal sağlık düzeyine erişebilmesi ve üretken sağlıklı bireyler olarak yaşamlarını sürdürebilmeleri için
beslenme programları önceliğimiz olmaya devam etmektedir. Sağlıklı beslenmenin ilk adımı hayata anne sütü ile
başlamaktır. Bunun için Bakanlık politikamız bebeklerimizin ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmesinin sağlanması ve
emzirmenin uygun ek besinlerle birlikte 2 yaş ve ötesine dek sürdürülmesidir. Ülke genelinde tüm illerimiz “Bebek Dostu İl”,
doğum yapılan hastanelerimiz “Bebek Dostu Hastane” olup, doğumlarımızın hemen hemen tamamı bu kuruluşlarda
gerçekleşmektedir, Aile Hekimlerimizin neredeyse tamamı Bebek Dostu unvanına sahiptir.

Bebeklerimizin sağlıklı gelişimleri için mikrobesin destek programları sürdürüyoruz. “Demir Gibi Türkiye Programı”
ve “D Vitamini Yetersizliğinin Önlenmesi ve Kemik Sağlığının Geliştirilmesi Programı” kapsamında bugüne dek her biri için
15’er milyondan fazla bebeğe destek başlanmıştır. Bu programlarla çocuk yaş grubunda demir eksikliğine bağlı kansızlık %75, 
D vitamini eksikliği %50 oranında azaltılmıştır.

  • 5a.jpg
  • 5c.jpg
  • 5b.jpg