Yaz Aylarında Dikkat Edilecek Hususlar!
28 Haziran 2024

Yaz aylarının gelmesi ile sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı da artmaktadır. Sıcakların etkisi ile artan terleme ile birlikte su ve mineral kaybı sonucu bayılma hissi, bulantı, baş dönmesi gibi sağlık problemleri görülebilir. Sağlıklı beslenme ve bu konuda toplumun bilinçlendirilmesi yaz aylarında sıklıkla görülen sağlık problemlerinin azaltılmasında son derece önemlidir.

Aşırı sıcaklardan en çok etkilenen gruplar:  

  •  65 yaş ve üzerindeki yaşlılar,
  •  Küçük çocuklar,
  •  Bakıma ihtiyacı olanlar,
  •  Engelli bireyler,
  •  Hamileler,
  • Açık alanda, ağır işlerde çalışanlar,
  • Sporcular,
  • Kronik hastalığı (şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları, beyin-damar hastalıkları, psikolojik hastalıklar, kronik solunum sistemi hastalıkları, karaciğer hastalıkları, böbrek hastalıkları) olanlar,
  • Sürekli ilaç (özellikle tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, depresyon ve uyku ilaçları) kullanan kişiler.

 Aşırı Sıcaklardan Korunmak İçin;

  •  Her zamankinden daha fazla su için ve su içmek için susamayı beklemeyin.
  •  Bol, hafif ve açık renkli giysiler giyin.
  •  Serinlemek için ılık duş ve banyo yapın.
  •  Siz ya da bir başkası sıcağa bağlı hastalık belirtileri hissettiğinde derhal tıbbi yardım isteyin.

Yaz Aylarına Yönelik Sağlıklı Beslenme Önerileri 

  • Yaşamın her döneminde yeterli ve dengeli beslenmeye önem vermek gerekir.                                                                                                                                                                           
  • Kan şekerini hızla yükselten ve hızlı düşüren besinlerin tercih edilmemesi, beyaz ekmek, pirinç yerine tam buğday ekmek, bulgur gibi lifli besinlerin tüketilmesine özen gösterilmelidir.
  • Enerjisi yüksek basit karbonhidrat olan saf şeker ve şekerli besinlerin (tatlılar, pastalar, bisküvi ve çikolatalar gibi) tüketimi azaltılmalıdır.
  • Hamur tatlıları yerine sütlü veya meyveli tatlılar tercih edilmelidir.
  • Besin zehirlenmeleri, halk sağlığını yakından ilgilendiren ve özellikle yaz aylarında artan hastalıklardan biridir. Özellikle yaz aylarında dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin tüketiminden kaçınılmalı, çabuk bozulan potansiyel riskli besinler (et, yumurta, süt, balık vb.) açıkta bekletilmemeli, besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi aşamalarında hijyen kurallarına özen gösterilmelidir.
  • Yaz aylarında özellikle rota virüslerden kaynaklanan bebek ve çocuklarda yaygın olarak görülen ishallerin önlenmesinde el temizliği ile sebze ve meyveleri yemeden önce iyice yıkamak çok önemli olup, ishali olanlar en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalıdır.
  • Su içmek için susama beklenilmemelidir.
  • Özellikle yaz aylarında planlanan tatil programlarında açık büfe yemek sunan yerlerde gereksiniminizden çok daha fazla miktarda besin tüketmemeye özen gösterin.

 

 

 

 Yaz Aylarında Yeterli Su Tüketiminin Önemi

  Su vücut için en doğal ve önemli sıvı kaynağıdır. Vücutta sıvı dengesinin sağlanması ‘hidrasyon’ olarak    adlandırılır. Vücuttan kaybolan sıvının yerine konmaması sonucu vücut sıvısının azalması “dehidratasyon” olarak tanımlanır. Vücutta aşırı sıvı kaybı tehlikelidir. Özellikle bebekler dehidratasyon açısından en riskli gruptur.

Suyun vücut çalışmasındaki görevleri;

  • Besinlerin sindirimi, besin ögelerinin emilimi ve hücrelere taşınması,
  • Hücrelerdeki biyokimyasal tepkimelerin oluşması,
  • Hücre, doku ve organ ve organ sistemlerinin çalışması,
  • Metabolizma sonucu oluşan zararlı maddelerin taşınması ve atılması,
  • Vücut ısısının denetimi,
  • Eklemlerin kayganlığının sağlanması,
  • Kalsiyum, magnezyum flor gibi mineralleri sağlaması.

Sıvı gereksinmesinin karşılanmasında su başlıca tercih olmalıdır. Su enerji içermez ve en iyi şekilde hidrasyon sağlar.

Su gereksinmesi hava sıcaklığı, fiziksel aktivite ve tüketilen diyete göre değişir. Sıcak havada, fazla fiziksel aktivite yapıldığında ve diyette protein ve tuz miktarı fazla olduğunda terleme ve böbrekler yoluyla, ateşli hastalıklarda solunum yoluyla, ishalde bağırsak yoluyla su atımı artar. Bu durumda su/sıvı gereksinmesi de artar. Su kaybı sonucu plazma yoğunluğunun %1 oranında artması ile susama merkezi uyarılır ve susama duygusu gelişir. İdrar renginin koyulaşması su gereksinmesinin karşılanmadığının göstergesidir. İleri yaşlarda (65 ve üzeri) susama hissi azaldığından, bu bireyler susamadan su içmeye özen göstermelidir. Günlük önerilen toplam sıvı alım miktarı erkekler için 2500 mL ve kadınlar için 2000 mL’dir.

    Günlük su gereksinmesi: 35 mL x vücut ağırlığı (kg) şeklinde  de hesaplanabilir.

 

 TEKİRDAĞ İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ