3-9 Eylül Halk Sağlığı Haftası-Diabetes Mellitus (Şeker Hastalığı)
05 Eylül 2022

DİABETES MELLİTUS (Şeker Hastalığı)

Diyabet, kandaki şeker düzeyini dengeleyen insülin hormonunun; eksikliği ve/veya yeterince salgılanmasına rağmen, vücutta kullanılamaması sonucu oluşan kronik metabolizma bozukluğudur. Besinlerle alınan şeker, mideye, oradan bağırsaklara geçer ve emilerek kana karışır. Pankreasta üretilen insülin hormonu ise dolaşımda bulunan şeker düzeyini düzenler ve kanda şeker yükseldiğinde pankreastan salınarak kan şekerini normal düzeylere indirir. İnsülin hormonu yeteri kadar üretilemediğinde veya görevini yapamadığında kan şekeri yükselir. En az 8 (ideal olarak 10) saat aç kaldıktan sonra ölçülen şeker düzeyine, ‘açlık kan şekeri’ (AKŞ) adı verilir. Normal değeri; 70-100 mg/dl’dir. Yemeğe başladıktan 2 saat sonra ölçülen kan Şekerine ‘tokluk kan şekeri’ adı verilir ve normal koşullarda 140 mg/dl’nin altında olması gerekir. Yapılan kan tahlillerinde kan şekerinin sınır değerlerin üzerinde saptanması ile tanı koyulur. Ülkemizde yapılan 20 yaş üstü kişilerin dahil edildiği TURDEP-II çalışmasında diyabet prevelansı %16,5 bulunmuştur.

Genel olarak tip 1 ve tip 2 diyabet tanımlamaları kullanılır. Tip 1 diyabet, genellikle erken yaşlarda başlar, insülin üreten hücrelerin kaybı hastalığa sebep olduğundan tanıdan itibaren mutlaka insülin kullanılması gerekir. Tip 2 diyabet, genellikle daha ileri yaşlarda (35 yaş ve üzerinde) başlayan ortaya çıkışında sağlıksız yaşam biçimi davranışları ve aile öyküsünün etkili olduğu, beslenme, fiziksel aktivite ve kan şekerini düzenleyici ilaçlar ile tedavi edilebilen bir hastalıktır. Gestasyonel Diabetes Mellitus (Gebelik diyabeti), gebelerin %2-8’inde görülür. Gebeliğin ilk üç ayından sonra ortaya çıkan diyabet şekli olup diyet, fiziksel aktivite ve insülin tedavisi ile tedavi edilir.

Diyabetin sık görülen başlıca klinik belirtileri; çok su içme, çok idrara çıkma, gece sık idrara çıkma, çok yemek yeme, ağırlık artışı veya zayıflama, bulanık görme, halsizlik ve yorgunluktur.

Kan şekeri kontrolü yeterli olmazsa ilerleyen yıllarda kalp ve damar hastalıkları, diyabetik göz hasarı (retinopati), kronik böbrek hastalıkları, diyabetik sinir hasarı, diyabetik yaralar başta olmak üzere bir çok sağlık sorunu ortaya çıkmaktadır.

Diyabetin tedavisi ömür boyu sürmekte ve tedavide hasta eğitimi, diyet, fiziksel aktivite, ağızdan alınan ilaçlar, deri altına uygulanan ilaçlar ve insülin kullanılmaktadır. Hastaya ve hastalığın şiddetine uygun tedavi planlaması yapılır. 

3-9-eylul-halksagligi-haftasi-2.jpeg